Halep'teki sivillere yönelik saldırılara tepkiler

14 Aralık 2016 Çarşamba

BEYRUT (AA) - Lübnan'daki Müslüman Alimler Birliği, Halep'te sivillerin maruz kaldığı insanlık dramına ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Başkent Beyrut'taki Gazeteciler Sendikası'nda düzenlenen toplantıya, Lübnan Müslüman Alimler Birliği üyelerinin yanı sıra, Lübnan basınından temsilciler de katıldı.

Toplantıda konuşan Dünya Müslüman Alimler Birliğinin Lübnanlı Üyesi Ahmed el Ömeri, Filistin, Irak, Yemen ve Lübnan halkının hepsinin geçmişlerinde birçok acılar yaşadığını belirterek, Suriye rejimini, Lübnan'daki askeri varlığı sırasında birçok siyasi, kültürel ve gençlik sembolünü suikastler ve bombalamalarla öldürmekle suçladı.

Suriye rejiminin Lübnan'daki fay hatlarını tetikleyerek iç karışıklık çıkardığına değinen Ömeri, "Zalim ve suçlu Suriye rejiminin Lübnan'daki dönemi boyunca bombalama ve suikastlerini gördükten sonra kimse onun kendi ülkesindeki köyleri, kasabaları ve şehirleri Rusya'nın yardımıyla yıktığından şüphe duyamaz. Kimyasal ilaçlar kullanarak kendi halkını öldürdü. Sonra kimse bize orada başka renkte bir terör olduğunu söyleyemez. Asıl büyük teröristler, kendi halkını katleden, kuşatan ve aç bırakanlardır." dedi.

Eski Milletvekili Zuheyr el Ubeydi de Halep'te bugün bir yenilgi yaşansa da Suriye devriminin bitmeyeceğini aktararak, "Sizler Halep'i düşürseniz bile bu devrim bitmeyecek, on yıllar boyunca devam edecek. Halep sadece bir muharebe, savaşın tamamı değil." ifadelerini kullandı.

Ubeydi, ABD'nin Suriye savaşına yaklaşımına değinerek, "Bugün yaşananlar insanlığa karşı bir suçtur. İnsan haklarını korumasıyla övünen batı dünyasının, Cenevre konvansiyonunun bir utancıdır. ABD ve Rusya, perde arkasında ve önünde anlaşıyor. ABD, başta bu suçların savaş suçu sayılabileceğini söylüyordu. Bugün ise hiçbir açıklama duymuyoruz ve sessiz kalıyor. Ancak sadece bazı Avrupa ülkelerinden savaş suçu olabilir diye ses çıkıyor." diye konuştu.

Sorunun çözülmesi ve sivillerin korunması için Türkiye'nin yaptığı güvenli bölge çağrısının ABD tarafından reddedildiğini dile getiren Ubeydi, Lübnan'daki yetkililere Rusya, İran ve Suriye büyükelçilerini "istenmeyen adam" ilan etmeleri çağrısı yaptı.

Gazeteci Ali el-Emin de Halep'te işlenen insani suçlarda Suriye rejiminin Rusya ve İran güçleri arasında "en zayıf halka" olduğunu öne sürdü. Halep'te yaşananların her şeyden önce insanlık suçu olduğunu aktaran Emin, Arap ülkelerini başından itibaren yaşananları izleyerek suça ortak olmakla suçladı.

Emin, Halep'te yaşanan insanlık dramının sonuçları karşısında Lübnan'ın harekete geçmemesi halinde, bu dramın sonuçlarının Lübnan'ın peşini bırakmayacağı uyarısında bulundu.

Halep'te dün akşam Esed rejimi güçleri ile muhalefet arasında Türkiye ve Rusya'nın arabuluculuğunda ateşkes sağlandığı ve sivillerin bölgeden çıkarılacağı bildirilmişti. Ancak ateşkes anlaşmasına rağmen bölgeden sivil halka yönelik katliamlara ilişkin haberler ve görüntüler gelmeye devam ediyor.