"Orucunuzu hurmayla açmayın"

15 Mayıs 2017 Pazartesi

KOCAELİ 9. Kitap Fuarı'na katılan Canan karatay, yıllardır bilinen orucun hurma ile açılması uygulamasına sert çıktı. Karatay, orucun zeytinle açılması gerektiğini belirterek, "Zeytinle açılacak oruç. Hz. Muhammet zeytinle açardı. Hurma nereden çıktı? Hurma tamamen endüstriyeldir. Hurma nereden geliyor İsrail'den, Tunus'tan. Aklınızı başınıza alın. 'Kutsal kutsal' diyerek, bizi sömürüyorlar" dedi.


Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Kocaeli 9. Kitap Fuarı'na katılan canan karatay, 'Sağlıklı Beslenme' konulu söyleşiye katıldı. Canan Karatay sayesinde 3 yılda 30 kilo verdiğini söyleyen Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, "Hocam sizin sayenizde son 3 yılda tam 20 kilo verdim doğal beslenerek. Bütün yapay, katkılı şeylerden mümkün olduğu kadar uzak kalıyorum. Doğal beslenme, sağlıklı beslenme bir, ikincisi de hareket. spor yapıyorum. 65 yaşındayım ama gençler benimle yürüyemiyor. Benimle koşamıyor. Ben hocamın talebesiyim. Onun dediklerine uyduğum için tam anlamıyla enerjim arttı. Gözüm açıldı" dedi.

Canan Karatay ise "Çok gençleşmişsiniz maşallah. Hiç 65 yaşında gözüküyor mu? Ben de sizden 10 yaş büyüğüm, ablanız sayılırım. 75 yaşındayım. Sağlık diliyorum. Sayın başkanımız canlı örnek. Ben kötü bir şey mi söylüyorum sayın başkanım? Kötü bir şey söylemiyorum. Yalnız endüstriler için kötü oluyor. Her türlü savaş, her türlü mücadele bana karşı. Bu da beni mutlu ediyor" diye konuştu.

"Şeker hastalığı genetik değildir"

Yanlış beslenmeden dolayı 20-30 yaş grubunda kısırlığın fazla olduğunu söyleyen Canan Karatay, "Siz sanmayın ki şeker hastalığı genetiktir. Şeker hastalığı genetik değildir, önlenebilir. Şeker hastalığı başlatılmayabilir. Babam şeker hastasıydı. Annem bize çocukluktan itibaren çaya, şekere, süte şeker koydurtmadı. Biz öyle büyüdük, yağ yiyerek, zeytinyağı içerek büyüdük. Ben böyle söyleyince tabi yeni yetmeler çok yeni bir şeymiş gibi, özellikle 1980'den sonraki jenerasyon hepsi AVM çocuğu, hayatları AVM'de geçiyor, yemekleri AVM'de geçiyor. Anneler okulda, kantinde yemek yiyorlar, bütün hastalıkların temeli o zaman atılıyor ve bu anneler hamile kalamıyorlar. 20 ve 30 yaşındaki grupta kısırlık çok fazla. Neden, yanlış beslenmeden. Biz tıp okurken hanımlara nasıl korunulacak diye ders anlatırdık. Şimdi kıyamet kopuyor tüp bebek diye. Tüp bebek merkezleri açılmış. Neden, çünkü erkeğin de kadının da vücudunda annenin de babanın da vücutlarında sağlıklı tohum gelmiyor" diye konuştu.

"Ramazan pidesinin sağlıklı olduğunu sanmayın"

Ramazan'a şimdiden bol su içerek hazırlanmak gerektiğini ifade eden Canan Karatay şöyle konuştu:

"Sahura kalktığınız zaman çok güzel bir Karatay kahvaltısı yapacaksınız. İki üç tane yumurta yiyebilirsiniz az pişmiş tereyağında. 30-40 tane zeytin yiyebilirsiniz. Bol ceviz yiyeceksiniz. Ama şimdi pide geliyor önünüze, Ramazan pidesi. Ramazan pidesinin sağlıklı olduğunu sanmayın. Bunu söylüyorum ama yemeden de yapamayacağınızı biliyorum. O pideyi avucunuzun içi kadar açacaksınız. Yarısına bol köy tereyağı koyacaksınız zararını azaltmak için veya zeytinyağı varsa ona batırarak yiyebilirsiniz. Ramazan'a şimdiden bol su içerek hazırlanmamız gerekiyor. Çünkü Ramazan'da akşama doğru ortaya çıkan baş ağrısı susuzluktan dolayıdır. Onun için şimdiden bu vücudu, bu toprağı iyi sulandırmaya başlayın. Son dakikada çok su içmek önemli değil. Çünkü bütün vücudun içine sağlıklı su girmesi lazım. Bunu benimsememiz lazım. İkincisi bağırsaklarınızın çok iyi çalışması lazım. O zaman acıkmıyorsunuz. O zaman baş ağrımıyor."

"Hurma nereden çıktı"

Canan Karatay orucun zeytinle açılması gerektiği belirterek, şu açıklamada bulundu:

"Zeytinle açılacak oruç. Hz. Muhammet zeytinle açardı. Hurma nereden çıktı? Hurma tamamen endüstriyeldir. Hurma nereden geliyor, İsrail'den, Tunus'tan geliyor. Aklınızı başınıza alın. Kutsal kutsal diyerek, kutsallığı kullanarak bizi sömürüyorlar. Gözümüzü açacağız. Zeytin çok önemlidir. Zeytinle açılır, hafif su içilir, çay içilir şekersiz olmak şartıyla. Biraz peynir, biraz zeytin, sonra bir çorba. Ondan sonra da ne pişirildiyse o yenir. Bir de bu ilanlarda ben söyleye söyleye galiba kalktı. İftar sofrasında nur yüzlü neneler dedeler. Ortada bir tane gazlı içecek. Nereden çıktı kardeşim? Gelenek olan bu mudur? Böyle bir şey var mı, ayıptır günahtır. Bizim mercimek çorbamız var, soğuk ayranımız var, ayran çorbamız var taze naneyle yapılan, buğdayla yapılan. Bizim tarhanamız var. Bunlar dururken o koca şişele senelerce satıldı."